Osmanlı Döneminden Günümüze Kadar Gelebilmiş 6 Sokak Lezzeti

Erhan Kaya • Feb 07, 2022

Ülkemiz şüphesiz ki, misafirlerine birçok yemek çeşidinin deneyimlenebileceği bir ortam sunuyor. Bu durumun en büyük nedeni binlerce yıl boyunca onlarca medeniyetin bu topraklarda yaşamış olması. Medeniyetler bu topraklardan geçip giderken arkalarında kültürlerini bırakıyorlar. Bu kültürlerden bir tanesi de birbirinden güzel lezzetler. Konu Türkiye olunca bu lezzetlere herhangi bir kafede rastlayabileceğiniz gibi herhangi bir sokakta da rastlayabiliyorsunuz. Osmanlı zamanında sokak lezzetlerinin apayrı bir yeri vardı. Gün doğumuyla kurulan tezgahlar, gecenin ilerleyen saatlerine kadar sürüyordu. Hizmetkarlar, halk, tüccarlar ve nice gezginler bu seyyar satıcıların sokak lezzetleriyle karınlarını doyuruyorlardı. Ve bu sokak lezzetleri günümüze kadar ulaştı! İşte Osmanlı döneminden günümüze kadar gelebilmiş ve aşina olduğumuz 6 sokak lezzeti.


Balıkçılar

Denize kıyısı olan şehirlerimizde balıkçıları sıkça görmekteyiz. Bu durum Osmanlı zamanında da balığın kolayca tedarik edilmesinden kaynaklı olarak aynıydı. Osmanlı zamanında balık çeşitli yağlarla pişirildi. Tarak, istiridye ve midye pilavı, kefal balığı çorbası gibi lezzetler bulunurdu. Balık pişiricileri aynı zamanda sokak sokak gezerek çiğ balık da satarlardı.

Ciğerci

Günümüzde sadece ciğer özelinde yoğunlaşan birçok mekânı ve tezgahtarı görmek mümkün. Osmanlı zamanında ciğer uzun bir sırığa sabitlenirdi. İsteğe göre hafifçe una bulanır ve kızartılırdı. Daha sonrasında maydanoz ve soğan ile servis edilirdi.

Simitçi

Türkiye’nin birçok noktasında birbirinden güzel simitleri bulmak mümkündür. Osmanlı zamanında da simitçiler ve simit halk için önemli bir yere sahipti. Tarih kaynaklar simit isminin Smiti yani İzmit’ten geldiğini düşünmektedir. Bunun sebebi ise şuna bağlanmaktadır: İstanbul’dan doğuya yolculuk eden veya İstanbul’a gelen kişilerin İzmit’te konakladıkları biliniyordu. Kervanlar yanlarına hızlı hazırlanabilen simidi alıyorlardı. Osmanlı zamanında simitçiler ya sabit bir yerde duruyor ya da sokak sokak geziyorlardı.

Pilavcı

İstanbul’un önemli sokak lezzetlerinden bir tanesi olan pilav Osmanlı zamanından gelen bir gelenektir. Sadece o zaman daha farklı bir şekilde hazırlanıyordu. Kelle suyuyla pişirilen pilavın tepsisini yine kelleler süslerdi. Bu zamanda pilav nohutlu pilav olarak da sunuluyordu. Pilavcılar aynı zamanda pilava ek olarak sabahları hamallara kuskus satarlardı.

Tatlıcılar

Osmanlı’da tatlı kültürünün yeri büyüktür. Bunu saray mutfağına baktığımızda anlayabiliriz. Saray mutfağında helvacıbaşı ve tatlıcıbaşı olmak üzere iki ayrı kolu görmek mümkündür. Halka baktığımızda da durum aynı şekildeydi. Kurabiye, şam tatlıları, şekerler, helvalar, muhallebiler çok sevilirdi. Seyyar satıcılar tatlılarını porselen kaplarda sunarlardı. Sattığı yerde kabını bırakan tatlıcı, kabını ertesi gün gelip alırdı.

Dondurmacılar

Osmanlı mutfağının son dönemine baktığımızda popüler saray lezzetleri arasında dondurmayı görebiliyoruz. Sarayda popüler olması halka da yansımıştı. Osmanlı zamanında seyyar dondurmacılar sokak sokak geziyorlardı.



Galata Kulesi
By Erhan Kaya 07 Feb, 2022
Galata Kulesi, İstanbul denince akla ilk gelen sembollerden birisidir. Dünyanın en güzel şehri olan İstanbul’un silüetinin ayrılmaz parçası olan Galata Kulesi’nin tarihini ve kule hakkındaki efsaneleri birlikte inceleyelim.
Kız Kulesi
By Erhan Kaya 07 Feb, 2022
Kız Kulesi, İstanbul’un en zarif simgelerinden birisidir. Tarihi MÖ 5.yy’a kadar uzanır. Yunanlılar tarafından İstanbul Boğazı’nın Üsküdar sahiline yakın bir noktaya inşa edilmiştir. Üsküdar’da, Roma İmparatorluğu’ndan kalma tek mimari eserdir. Kız Kulesi tarihte bir çok farklı amaçla kullanılmıştır. Hakkında bir çok efsane ve hikaye bulunan Kız Kulesi’nin tarihini ve özelliklerini birlikte inceleyelim.
Pierre Loti
By Erhan Kaya 07 Feb, 2022
Pierre Loti Tepesi, İstanbul’un Eyüp ilçesinde bulunan bir tepedir. Adını Fransız yazar Louis Marie Julien Viaud’dan alan tepe, yerli ve yabancı turistlerin akınına uğruyor. 1876’da İstanbul’a yerleşen ve burada bir roman yazan, daha sonra ismini Pierre Loti olarak değiştiren Fransız yazar, bugün hala bu turistik tepe ile birlikte anılıyor. Pierre Loti Tepesi, büyülü atmosferi ve muhteşem manzarası ile hayranlık uyandıran bir yer. Eyüp’ten tepeye teleferik ile ulaşabiliyorsunuz ve çevresinde çok sayıda kafe bulunuyor.
eminönü
By Erhan Kaya 07 Feb, 2022
Eminönü, İstanbul’un tarihi ve turistik merkezlerindendir. Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait bir çok tarihi merkez Eminönü’nde bulunuyor. Bu bölge tarihteki tüm medeniyetlerin ilgisini çekmiştir. ‘Eminönü’ ismi ‘gümrüğün önü’ anlamına gelmektedir. Osmanlı İmparatorluğu zamanında burada Gümrük Emirliği bulunuyordu. Semtin isminin de buradan geldiği düşünülmektedir. Eminönü, İstanbul’un tarihi ve turistik merkezlerindendir. Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait bir çok tarihi merkez Eminönü’nde bulunuyor. Bu bölge tarihteki tüm medeniyetlerin ilgisini çekmiştir. ‘Eminönü’ ismi ‘gümrüğün önü’ anlamına gelmektedir. Osmanlı İmparatorluğu zamanında burada Gümrük Emirliği bulunuyordu. Semtin isminin de buradan geldiği düşünülmektedir.
Yerebatan Sarnıcı
By Erhan Kaya 07 Feb, 2022
Yerebatan Sarnıcı efsanelere konu olmuş bir yapıdır. İstanbul’un Tarihi Yarımada’sında bulunan Yerebatan Sarnıcı 1500 yıldır ayakta ve tüm gizemi ile dikkat çekmektedir. İstanbul’da gezilecek yerler arasından eşsiz bir yapı olan Yerebatan Sarnıcı, Bizans döneminde inşa edilmiştir. Sultanahmet’te bulunan sarnıç, şehir halkının su ihtiyacını karşılamak amacıyla yapılmıştır. Her yıl binlerce turisti ağırlayan sarnıçta bir çok gizem bulunuyor. Medusa Başları ve Ağlayan Sütun mutlaka görmeniz gereken şeylerdendir.
balat
By Erhan Kaya 07 Feb, 2022
Fener semtinden sonra Balat semti başlıyor. Balat İstanbul’un en çok ilgi çeken mahallelerinden biridir. Burası eski bir Yahudi mahallesidir. Önceleri burada Yahudiler yaşıyordu. Balat isminin; Rum dilinde saray anlamına gelen “palation” kelimesinden türediği düşünülmektedir. 15. yüzyılda, İspanya’daki engizisyon mahkemelerinden kaçarak İstanbul’a gelen Sefarad Yahudileri buraya yerleştiler. İstanbul’a Sultan 2. Beyazıt’ın daveti ile gelmişlerdi. Balat’ta Yahudiler, Fener’de Rumlar ve Ayvansaray’da Müslümanlar huzur içinde uzun yıllarca yaşadılar. Buradaki Yahudi topluluklar 1950’lerde başlayan İsrail göçü nedeni ile mahallelerini terkettiler. Balat’ı gezerken mutlaka görmeniz gereken yapılar var. Bu listede o mekanları bulacaksınız.
Vakıf Han
By Erhan Kaya 07 Feb, 2022
Sirkeci’deki tek 5 yıldızlı otel olan Legacy Ottoman Otel’in binası oldukça önemli bir tarihe sahiptir. Otel; ihtişamlı görüntüsü, göyüzüne yükselen kubbeleri ve önemli lokasyonu ile gerçekten de ismi gibi ‘efsanevi’ bir yapıdır. Legacy Ottoman Otel’in binası 100 yıllık bir tarihe sahip. Osmanlı’nın son dönemlerine şahitlik yapmış ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna tanık olmuştur.
Legacy Ottoman
By Erhan Kaya 07 Feb, 2022
Legacy Ottoman Otel binası, 1911 yılında Türk Milli Mimarlık akımının baş temsilcisi Mimar Kemaleddin Bey tarafından tasarlandı. 4. Vakıf Han binası olarak inşa edilen bina, Türk resmi mimari yapılarının ilk örneğidir. Osmanlı İmparatorluğu’nun yükseliş döneminin ilk mimari eserlerindendir. 20. yüzyılın başlarında bu bölgedeki resmi ofis ihtiyacını karşılamak için inşa edilmiştir.
balat
By Erhan Kaya 07 Feb, 2022
Balat, İstanbul’un tam merkezinde bulunan küçük bir semt. Balat turu yapmak, İstanbul’un yerli ve yabancı ziyaretçileri için en eğlenceli aktivitelerdendir. Balat bölgesini en güzel şekilde gezmek için, Cibali – Fener – Balat mahallelerini tamamıyla gezmek gerek. Bu yürüyüş rotasında kültür dolu mekanlar, fotoğraf çekebileceğiniz eğlenceli yerler keşfedeceksiniz. Bu yazımızda Cibali ve Fener bölgesini anlatacağız. Bir sonraki içeriğimizde Balat ile ilgili seyahat önerilerini bulacaksınız. Balat gezi rehberini buradan inceleyebilirsiniz.
Mıhlama
By Erhan Kaya 07 Feb, 2022
Osmanlı kültürü gerek varlığı sırasında gerekse sonrasında birçok yönüyle tüm dünyanın ilgisini çeken bir kültürdü. Bu kültürün dikkat çeken bölümlerden bir tanesi de hiç şüphesiz mutfağıydı. Osmanlı’da mutfağın önemini Topkapı Sarayı’nın mutfağının tamı tamına 5250 metrekare olmasından anlayabiliriz aslında. Osmanlı mutfağının dünya mutfakları arasında hatrı sayılır bir yere sahip olmasını ise Anadolu’nun bereketli topraklarına, tarihi zenginliklerine ve farklı kültürlerin etkisine bağlayabiliriz. Kısaca toparlamak gerekirse; Osmanlı’nın zengin mutfağı, daima bu toprakları ziyaret edenleri şaşırttı! Peki, Osmanlı mutfağında ne tür lezzetler vardı? İşte Osmanlı mutfağına ait 8 farklı ve leziz yemek!
More Posts
Share by: