Top 10 Buildings In Western Style Built In The Last Period Of Ottoman Empire

Erhan Kaya • February 5, 2022

Istanbul, which has hosted many essential civilisations for centuries, has a magnificent history. A fundamental part of the history of Istanbul is, of course, the Ottoman Period. The deep-rooted history of this particular city has made it possible to find countless historical artefacts even today. In Istanbul, many works dating back to the Pre-Ottoman and Ottoman periods have reached to our day and have been restored with restoration works. In this article, we will examine the important structures of Western style in Istanbul, which became a centre of attraction for Europeans in the last period of the Ottoman Empire. Here are the unique structures that still stand on the spot with the glory of the first day!


  • The Fourth Foundation Han (Legacy Ottoman Hotel)
A large building with a lot of windows and a blue sky in the background

Located in Sirkeci, Dördüncü Vakıf Han was designed by Architect Kemaleddin Bey in 1911 to meet the need for office buildings in the surrounding area. The construction started in 1912 and was completed in 1926 due to the war. This unique structure with its Western influences in its architecture is only one of the business centres in the Galata region, which has gained the appearance of a real European city due to the developing relations with Europe since the conquest of Istanbul. Today, it has been restored according to its original and continues to host history lovers coming to Istanbul under the name of Legacy Ottoman Hotel.



  • Botter Apartment

Botter Apartment, located in Beyoğlu, is known as the first Art Nouveau building in Istanbul. The architect is Raimondo D’Aronco. Botter Apartment is the most prominent representative of the Art Nouveau movement, which was built in the last period of the Ottoman Empire and which is a simplified architectural understanding of the period.


  • Flower Passage
A group of people are sitting at tables in a restaurant.

The Flower Passage, one of the most important symbols of Beyoğlu, was built in 1876 by architect Cleanthy Zanno. Built-in neo-baroque style, there are 24 shops in Paris style and 18 luxury apartments above it. This splendid building, built in Western style, continues to attract and draw attention to people like the first day.


  • Frej Apartment

The flamboyant building of Şişhane is Frej Apartment building which was built in the western style in the last period of the Ottoman Empire. This magnificent building was established in 1905 by Selim Hanna Frej (Friege). Art Nouveau is known as the architectural style of the building which was built in the period when the apartment madness gained speed in Istanbul.


  • Egypt Apartments

Egypt Apartment, one of the most elegant buildings of Beyoglu, was built in 1910 by architect Hovsep Aznavuryan. The architecture of this majestic structure carries traces of the Art Nouveau movement. The front side of the Egypt Apartment, which still maintains its extraordinary influence on the first day, has great balconies, lounges and large windows.


  • Viora Han

Viora Han, one of the historical buildings in Sirkeci, is also an outstanding example of neoclassical architecture. Built in the Art Nouveau style by the architect Raimondo D’Aronco at the beginning of the 20th century. Nowadays, although it is in a state of ruin and needs restoration, it continues to affect the neighbourhood’s atmosphere in the same way.


  • Saint Antoine Apartment

One of the most important historical buildings of Beyoğlu, Saint Antoine Apartment was built in 1912 by architects Giulio Mongeri and Edoardo de Nari. This splendid building is entirely different from the apartment buildings that reflect the contemporary trends of the period; it is a huge apartment in the view of the “plazzetto” which can be found in a northern Italian city.



  • Istanbul Archeology Museum
A large building with columns and a blue sky in the background

Istanbul Archeology Museum, which is one of the works of Western style in the late Ottoman period, was built by the famous architect Alexander Vallaury. The structure is one of the most beautiful examples of neoclassical architecture and has an essential place today with its monumental stance.


  • Soho House

Soho House, one of the magnificent buildings of Beyoğlu, was built by Architect Giacomo Leoni in the late Ottoman period. The construction of the building took precisely 9 years, and many materials from Piemonte rosewood doors and window frames to Carrara marble were brought from Italy.


  • Syria Passage

This historical inn and passageway in Beyoğlu Tünel was built in 1918. Its architecture is inspired by the Western style and has been constructed as three separate buildings; the buildings were connected later. Today, the Syrian Han and Passage are challenging the time with its grandeur.

Galata Kulesi
By Erhan Kaya February 7, 2022
Galata Kulesi, İstanbul denince akla ilk gelen sembollerden birisidir. Dünyanın en güzel şehri olan İstanbul’un silüetinin ayrılmaz parçası olan Galata Kulesi’nin tarihini ve kule hakkındaki efsaneleri birlikte inceleyelim.
Kız Kulesi
By Erhan Kaya February 7, 2022
Kız Kulesi, İstanbul’un en zarif simgelerinden birisidir. Tarihi MÖ 5.yy’a kadar uzanır. Yunanlılar tarafından İstanbul Boğazı’nın Üsküdar sahiline yakın bir noktaya inşa edilmiştir. Üsküdar’da, Roma İmparatorluğu’ndan kalma tek mimari eserdir. Kız Kulesi tarihte bir çok farklı amaçla kullanılmıştır. Hakkında bir çok efsane ve hikaye bulunan Kız Kulesi’nin tarihini ve özelliklerini birlikte inceleyelim.
Pierre Loti
By Erhan Kaya February 7, 2022
Pierre Loti Tepesi, İstanbul’un Eyüp ilçesinde bulunan bir tepedir. Adını Fransız yazar Louis Marie Julien Viaud’dan alan tepe, yerli ve yabancı turistlerin akınına uğruyor. 1876’da İstanbul’a yerleşen ve burada bir roman yazan, daha sonra ismini Pierre Loti olarak değiştiren Fransız yazar, bugün hala bu turistik tepe ile birlikte anılıyor. Pierre Loti Tepesi, büyülü atmosferi ve muhteşem manzarası ile hayranlık uyandıran bir yer. Eyüp’ten tepeye teleferik ile ulaşabiliyorsunuz ve çevresinde çok sayıda kafe bulunuyor.
eminönü
By Erhan Kaya February 7, 2022
Eminönü, İstanbul’un tarihi ve turistik merkezlerindendir. Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait bir çok tarihi merkez Eminönü’nde bulunuyor. Bu bölge tarihteki tüm medeniyetlerin ilgisini çekmiştir. ‘Eminönü’ ismi ‘gümrüğün önü’ anlamına gelmektedir. Osmanlı İmparatorluğu zamanında burada Gümrük Emirliği bulunuyordu. Semtin isminin de buradan geldiği düşünülmektedir. Eminönü, İstanbul’un tarihi ve turistik merkezlerindendir. Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait bir çok tarihi merkez Eminönü’nde bulunuyor. Bu bölge tarihteki tüm medeniyetlerin ilgisini çekmiştir. ‘Eminönü’ ismi ‘gümrüğün önü’ anlamına gelmektedir. Osmanlı İmparatorluğu zamanında burada Gümrük Emirliği bulunuyordu. Semtin isminin de buradan geldiği düşünülmektedir.
Yerebatan Sarnıcı
By Erhan Kaya February 7, 2022
Yerebatan Sarnıcı efsanelere konu olmuş bir yapıdır. İstanbul’un Tarihi Yarımada’sında bulunan Yerebatan Sarnıcı 1500 yıldır ayakta ve tüm gizemi ile dikkat çekmektedir. İstanbul’da gezilecek yerler arasından eşsiz bir yapı olan Yerebatan Sarnıcı, Bizans döneminde inşa edilmiştir. Sultanahmet’te bulunan sarnıç, şehir halkının su ihtiyacını karşılamak amacıyla yapılmıştır. Her yıl binlerce turisti ağırlayan sarnıçta bir çok gizem bulunuyor. Medusa Başları ve Ağlayan Sütun mutlaka görmeniz gereken şeylerdendir.
balat
By Erhan Kaya February 7, 2022
Fener semtinden sonra Balat semti başlıyor. Balat İstanbul’un en çok ilgi çeken mahallelerinden biridir. Burası eski bir Yahudi mahallesidir. Önceleri burada Yahudiler yaşıyordu. Balat isminin; Rum dilinde saray anlamına gelen “palation” kelimesinden türediği düşünülmektedir. 15. yüzyılda, İspanya’daki engizisyon mahkemelerinden kaçarak İstanbul’a gelen Sefarad Yahudileri buraya yerleştiler. İstanbul’a Sultan 2. Beyazıt’ın daveti ile gelmişlerdi. Balat’ta Yahudiler, Fener’de Rumlar ve Ayvansaray’da Müslümanlar huzur içinde uzun yıllarca yaşadılar. Buradaki Yahudi topluluklar 1950’lerde başlayan İsrail göçü nedeni ile mahallelerini terkettiler. Balat’ı gezerken mutlaka görmeniz gereken yapılar var. Bu listede o mekanları bulacaksınız.
Vakıf Han
By Erhan Kaya February 7, 2022
Sirkeci’deki tek 5 yıldızlı otel olan Legacy Ottoman Otel’in binası oldukça önemli bir tarihe sahiptir. Otel; ihtişamlı görüntüsü, göyüzüne yükselen kubbeleri ve önemli lokasyonu ile gerçekten de ismi gibi ‘efsanevi’ bir yapıdır. Legacy Ottoman Otel’in binası 100 yıllık bir tarihe sahip. Osmanlı’nın son dönemlerine şahitlik yapmış ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna tanık olmuştur.
Legacy Ottoman
By Erhan Kaya February 7, 2022
Legacy Ottoman Otel binası, 1911 yılında Türk Milli Mimarlık akımının baş temsilcisi Mimar Kemaleddin Bey tarafından tasarlandı. 4. Vakıf Han binası olarak inşa edilen bina, Türk resmi mimari yapılarının ilk örneğidir. Osmanlı İmparatorluğu’nun yükseliş döneminin ilk mimari eserlerindendir. 20. yüzyılın başlarında bu bölgedeki resmi ofis ihtiyacını karşılamak için inşa edilmiştir.
balat
By Erhan Kaya February 7, 2022
Balat, İstanbul’un tam merkezinde bulunan küçük bir semt. Balat turu yapmak, İstanbul’un yerli ve yabancı ziyaretçileri için en eğlenceli aktivitelerdendir. Balat bölgesini en güzel şekilde gezmek için, Cibali – Fener – Balat mahallelerini tamamıyla gezmek gerek. Bu yürüyüş rotasında kültür dolu mekanlar, fotoğraf çekebileceğiniz eğlenceli yerler keşfedeceksiniz. Bu yazımızda Cibali ve Fener bölgesini anlatacağız. Bir sonraki içeriğimizde Balat ile ilgili seyahat önerilerini bulacaksınız. Balat gezi rehberini buradan inceleyebilirsiniz.
simit
By Erhan Kaya February 7, 2022
Ülkemiz şüphesiz ki, misafirlerine birçok yemek çeşidinin deneyimlenebileceği bir ortam sunuyor. Bu durumun en büyük nedeni binlerce yıl boyunca onlarca medeniyetin bu topraklarda yaşamış olması. Medeniyetler bu topraklardan geçip giderken arkalarında kültürlerini bırakıyorlar. Bu kültürlerden bir tanesi de birbirinden güzel lezzetler. Konu Türkiye olunca bu lezzetlere herhangi bir kafede rastlayabileceğiniz gibi herhangi bir sokakta da rastlayabiliyorsunuz. Osmanlı zamanında sokak lezzetlerinin apayrı bir yeri vardı. Gün doğumuyla kurulan tezgahlar, gecenin ilerleyen saatlerine kadar sürüyordu. Hizmetkarlar, halk, tüccarlar ve nice gezginler bu seyyar satıcıların sokak lezzetleriyle karınlarını doyuruyorlardı. Ve bu sokak lezzetleri günümüze kadar ulaştı! İşte Osmanlı döneminden günümüze kadar gelebilmiş ve aşina olduğumuz 6 sokak lezzeti.